el-Basîr(aydınlık ve karanlıkta küçük ve büyük her şeyi gören), el-Bâtın (mâhiyeti akıl ile idrâk olunamayan, hayal ile tahayyül edilemeyen, her şeyin iç yüzünü, sırlarını bilen), el-Berr (iyilik eden, çok lütufkâr, çok merhametli, çok şefkatli), Câ’ılûn (yaratan, vâr eden, bir varlıktan başka bir varlık yapan), el-Cebbâr (emir ve yasaklarını, hüküm ve kararlarını kullarına yaptırmaya gücü yeten, azgın ve zalimleri kahredici, dertlere derman olan, yaraları sarıp onaran, yaratıklarının hâllerini düzelten), el-Ebkâ (verdiği nimetler sürekli ve hep kalıcı olan), el-Ehad (eşi, benzeri ve ikincisi bulunmayan bir tek, yegâne), el-Ekrem (en çok ikram eden), el-Evvel (öncesi olmayan, yaratılmamış, ezelî ve kadîm tek varlık), Fâil(ûn) (yapan, yaratan, vâr eden